Modern hayatın alışkanlıkları, insan bedeni sağlığının tersine çalışır. Özellikle hayatımıza giren cep telefonları ve bilgisayar odaklı çalışma sistemi, bunu daha da tetiklemiş durumda. Bunun gibi işimize yarayan alışkanlıklar, insanları hareketsiz bıraktı.Bu hareketsizlik ise modern insanın, diz problemleri ve  skolyoz,kifoz, bel fıtığı gibi omurga problemlerinin artışına sebep oldu. Ama esas problem omurgamızda değil, ayak tabanlarımızdan başlar. Ortopedik olmayan ayakkabılar giymek ya da sürekli ayakkabı giyerek ayak taban kaslarını kuvvetsiz bırakmak, yere yanlış basmamızı tetikler. Bu tetiklenme, dizlerimize aşırı yük binmesine ve diz ağrılarına sebep olur. Dizimizdeki yük ise, omurgamıza aktarılır. Belli bir zaman sonra ise omurgada eğriliklere sebep olur. Bu eğrilikler, sırt ve bel sorularını yaratır.

​

     Sorunların başlangıcına dönüş yapmadığımız sürece, sorunu kalıcı olarak çözemeyiz. Sadece, soruna yama yapabiliriz. Yoga, başlı başına bir terapidir. Çünkü asanaların doğru uygulanması bize, doğru şekilde hizalanmamız için yardımcı olur. Yoga terapi diye adlandırılan çalışmanın amacı ise; doğru asanaları kullanarak sorunların başlangıç noktasından, sorunun oluştuğu noktaya ulaşmaktır. Bu sayede, uygulayıcıyı geçici değil, kalıcı bir çözüme ulaştırır.